31 Ocak 2009

31 OCAK 2009 KOVAN YAPIMI



Geçen hafta içi Niğmet ÇAVUŞOĞLU ile birlikte Sultanbeyli'deki çıkma tahtacıya gitmiş ve ruşet kovan yapımı için tahta almıştık. Daha sonra aldığımız tahtaları Niğmet'in amcasının atölyesinde biçtirdik ve bugünde çakma işlemini gerçekleştirdik. Sultanbeyli'deki tahtacı her arıcının mutlaka uğraması gereken bir yer. Kendi imkanlarınızla kovan ve her türlü malzemenin cok ucuza imal edilebilmesi mümkün. Biz ruşet yapıcağız derken 8 çıtalı kovanlar yaptık.
Bu arada Oktay ve Tuncay ERDEM yardımımıza geldiler.Geleceğimizi öğrenen Aziz hamsileri almış, ayıklamış ve hamsi kuşu böyle yapılır dercesine yemek programlarına atıfta bulunaraktan menüsünü ikramımıza sundu. Benden Azize (10) tam puan.


Kısacası kovan yapımı bahane yemekler bir şahane.

20 Ocak 2009

20 OCAK 2009 İLK KONTROL

Hava güzel olunca içimiz kıpır kıpı oluyor. Arıların uçuşunu seyretmeye gitmiştim. Sabahtan Aziz MUMCU benim arılarda kapalı yavru ve günlük var diyince bende arıları açmaya başladım. Azizle yaptığımız kontrolde arıların bazılarında kapalı yavru ve günlüğe rastladık.
Bal durumu bazı kovanlarda kritik seviyede gözüküyor.Hava durumu iki gün daha güzel gözüküyor.Arıların ancak 10-11 tanesini acabildik. Fazla olan çıtaları tekrar aldık.

Havaların güzel olmasından faydalanmak lazım. Derhal en kısa zamanda beslemem lazım arıları.
İyiki kontrol yapmışız. İşte açlıktan salkımda ölen bir kovan. İnşallah tek kapattığımız bu olur.





17 Ocak 2009

17 OCAK 2009 BAHARA HAZIRLIK

Niğmet ÇAVUŞOĞLU tutturdu ben bu sene baharı Ferizli'de karşılayacağım diye. Bizde kendisini yalnız bırakmadık tabiki. Giderken ilk evvela benim biraderin avcı arkadaşı Sapancadaki Kurköy Dibektaş muhtarı Şenol ŞİMŞEK abiye uğradık. Bu ballar sabah kahvaltı yaptığımız lokantada satılan ballar. Sapanca yöresine ait bu ballardan kestane balını çok meteddiler. Beykoz Akbaba köyü Kestane Balı'nın üzerine de bal tanımam.
Niğmetin daha önce tanıdığı Osman amcayı bulduk. Yer çok güzel. Söğütlük ve fındık ağaçları yoğunlukta bir bölge. Yer için sözü aldık.İşlerimizi yoluna koyduktan sonra Maşukiye'ye uğradık.Yediklerimiz ve içtiklerimiz bizde saklı.Biz gerekli uyarıları almamak için davetleri yaptık. Herkesin işleri vardı kadro bugünlük bu kadar.Biz ön izleme yaptık anlayacağınız.

Muhtarın köyü sapanca gölüne yaklaşık 700 metre rakımda.Göl kenarında yağmur yağıyordu fakat yukarıya çıkmaya başladıkca kar yağmaya başladı. İstanbul'da bu sene kar pek yağmayacak gibi. Harika manzarası olan bir yer burası.

Niğmet'in arabasıyla gitseydik neler çekerdik düşünmek bile istemiyorum. Kardeşim Murat GÜREL'in arabasıyla gittiğimiz çok iyi oldu.
Geçtiğimiz günlerde Mehmet YÜKSEL arkadaşımızın çıtalarda kullandığı daha çok düğmecilerde bulunan soketleri kartta adresi ve telefonu bulunan yerde buldum.

13 Ocak 2009

13 OCAK 2009 ARILKTAN İZLENİMLER

Bugün İstanbul'da baharı aratmayacak bir hava vardı.Gökyüzünde bulut yok desek yalan olmazdı. İşlerimi ayarlayıp arlığa kaçamak yaptım. Hava güzel olunca benim kanım kaynıyor. Arılığa gittiğimde sadece benim değil arılarında kanının kaynağını gördüm. Arıların maşallahı vardı. Kestane Balı sağacağımız günleri iple çekiyorum.
Bu arada almış olduğum maxsimum ve minimum termometreyide kontrol etme imkanım oldu. Sıcaklık 10.1 derece olmasına rağmen kovanların tamamı böyle olmasa bile tamamında arılar ucuşuyordu.

4 Ocak 2009

04 OCAK 2009 PAZAR

Havaların soğumasıyla birlikte biz arıcıların hafta sonları yapacak işimiz kalmadı. Birbirimizi görmeden de edemiyoruz. Bu hafta sonu Beykoz Akbaba'da Aziz MUMCU'ya davetliydik. Kışın en güzel yemeği tabiki odun ateşinde mangalda pişen hamsi.

Balıkları Aziz'le birlikte Niğmet ayıkladılar.

Bu arada kedilerde nasibini aldılar tabiki.

Bu horozların böyle kibirlenmelerindeki sebep, bu hafta Aziz'i kovalamışlar.Bu seferlik Aziz affetmişe benziyor. Ama tekrarında hamsi yerine horozlarda ızgara olabilirler.

Bu arada balıklarda harika gözüküyorlar.

Niğmet bu.Çakmak yerine odun ateşi,

Maşa yerinede elini kullanıyor.

Aramızda yabancı yok.Aziz MUMCU, Niğmet CAVUŞOĞLU, Oktay ERDEM ve Saim GÜREL.


Çaylarımızı evde içmiştik ama kahvede arıcı muhabbeti güzel olunca çayların biri gitti, biri geldi.Sevgili Aziz'e misafirperverliğinden dolayı çok teşekkür ederiz. Tatlı olarakta Kestane Balı yedik üzerine.


Tam eve gidiyorduk telefon çaldı. Oktay bey bizim Marangoz Metin'i denetlemeye gitmiş.


Metin diğer marangozlara benzemez. Verdiği sözü tutar.!!!!!

İsterse gününde işleri teslim eder.Şahitler huzurunda benim ruşet ve çıtaları haftaya teslim edeceğine söz verdi.Bekleyelim ve görelim.

3 Ocak 2009

ARIMISIN? KARINCAMISIN?

ARIMISIN?


KARINCAMISIN?

Arılar ve karıncalar çalışkanlığın simgeSi olmuşlardır nesiller boyu. Bir rivayete göre arılar insanlar için çalıştığı ve onlara yararları dokunduğu için Allah(c.c.) tarafından kanatla ödüllendirilmiştir.Karıncalar ise sadece kendileri için çalıştıkları ve bencil oldukları için yürümeye mahkum edilmişlerdir.!!! Burda asıl önemli olan ne biliyormusunuz?Biz insanların yapısı.Arı olmakmı istersiniz Karıncamı.? Yada daha farklı yönelteyim sorumu sorayım?. Arımısın? Karıncamısın?